Eda Çamlı | Ed. Seda İstifciel
Haftalık Sanat Haberleri (27 Ekim- 3 Kasım) :
Eymen Aktel’den Emek, Dayanışma ve Ritüel Üzerine Bir Masal: “Yağmursuz Toprakların Şenliği” .artSümer’de
.artSümer, Eymen Aktel’in ilk kişisel sergisi Yağmursuz Toprakların Şenliği’ni 1 Kasım – 5 Aralık tarihleri arasında sanatseverlerle buluşturuyor.
Aktel’in üretimi, insan, hayvan ve doğa arasındaki ilişkileri kültürel, politik ve varoluşsal boyutlarda ele alıyor. Sanatçının figüratif kompozisyonları yalnızca doğayı yansıtmakla kalmıyor; insan emeği, toplumsal düzen ve ortak yaşam biçimleri üzerine yeni düşünme biçimleri öneriyor.
“Yağmursuz Toprakların Şenliği” sergisi, üretim ve birliktelik temalarını farklı düzlemlerde işliyor. Bir yanda emeğin döngüsü, kolektif yaşam ve toplumsal dayanışmanın sembolik temsilleri; diğer yanda aidiyet, koruma ve süreklilik gibi evrensel değerleri odağına alan işler yer alıyor. Bu iki yaklaşım, izleyiciyi bireysel ve toplumsal düzeyde üretkenlik, verimlilik ve direnç üzerine düşünmeye davet ediyor.
Antik estetikten mitolojik göndermelere uzanan eserler, tarihsel sürekliliği bugünün gerçekliğiyle harmanlıyor. Böylece sergi, insanların kuraklık zamanlarında dahi üretmeye, paylaşmaya ve şenlenmeye devam ettiği bir alan yaratıyor: yağmursuz topraklarda bile filizlenen bir yaşam hikâyesi.

*Görsel, .artsümer resmi web sitesinden alınmıştır.
Hayati Misman’ın 60 Yıllık Sanat Yolculuğu Kibele Sanat Galerisi’nde
İş Sanat Kibele Sanat Galerisi, Türkiye’nin önde gelen sanatçılarından Prof. Hayati Misman’ın altmış yıllık sanat hayatına ışık tutan kapsamlı bir seçkiyle sanatseverleri buluşturuyor. “Hayati Misman Retrospektif” başlıklı sergi, resim, gravür, heykel ve metal dekupe çalışmalarından oluşan 170’ten fazla eserle 19 Ocak’a kadar ziyarete açık olacak.
Sanatı bir tür kişisel günce olarak tanımlayan Misman, geçmişle bugünü, anılarla umutları arasında kurduğu bağ üzerinden üretim yapıyor. Gravürden gelen çizgisel disiplini renk katmanlarıyla buluşturduğu tuvallerinde özgün bir anlatım dili kurarken; heykellerinde bu anlatıyı üç boyutlu bir forma dönüştürüyor.
Sanatçının eserlerinde kadın figürü, yalnızca bir temsil değil; varoluşun, üretkenliğin ve toplumsal kimliğin simgesi olarak karşımıza çıkıyor. Geleneksel Anadolu kültüründen beslenen, ancak evrensel bir dile ulaşan bu yaklaşım, Misman’ın sanatını zamansız kılıyor.
Kariyeri boyunca hem eğitmen hem de sanatçı olarak sayısız öğrenci yetiştiren Prof. Misman, modernizmle geleneği buluşturan üretim pratiğini bugün de Ankara’daki atölyesinde sürdürmeye devam ediyor.

*Görsel, İş Sanat resmi web sitesinden alınmıştır.
Zeynep Beler’den Dijital Görüntünün Anatomisi: “Intraface” Martch Art Project’te
Martch Art Project, 31 Ekim – 21 Aralık tarihleri arasında Zeynep Beler’in “Intraface” başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının galerideki ilk kişisel sergisi olan “Intraface”, dijital arayüzlerin imgeleri algılama, görme ve deneyimleme biçimlerimizi nasıl dönüştürdüğüne odaklanıyor.
Beler, internet ortamından derlediği görsel materyalleri yeniden düzenleyerek çevrimiçi görsel kültürün görünmez katmanlarını ortaya çıkarıyor. Yüklenme anındaki gecikmeler, sansür filtreleri ve bulanık kareler üzerinden ilerleyen üretimi, dijital dünyanın hızını yavaşlatarak görsel deneyimi yeniden düşünmeye davet ediyor.
Sergi, bir arayüzün içindeki başka bir arayüze—yani imgeyle izleyici arasındaki içsel geçide—işaret ediyor. Resim, sinema, fotoğraf ve bilgisayar ekranı gibi mecraların kesiştiği bu çok katmanlı yüzeyde, her imge hem kendi çerçevesini hem de geçmiş medya biçimlerine bir göndermeyi barındırıyor.
Beler, dijital fragmanları üst üste bindirip yoğun, pikselleşmiş dokulara dönüştürürken, ekranın soyut estetiğini kalıcı ve maddesel bir yüzeye taşıyor. “Intraface”, izleyiciyi yalnızca neye baktığını değil, bakma eyleminin bizzat dijital çağın hız, bekleme ve dikkat mekanizmalarıyla nasıl şekillendiğini sorgulamaya davet ediyor.
*Görsel, Martch Art Project resmi web sitesinden alınmıştır.