Eda Çamlı  |  Ed. Seda İstifciel

Haftalık Sanat Haberleri (1 Eylül- 7 Eylül) :

Canan Tolon’dan “Nakarat”: Dirimart’ta Sessiz Bir İsyan

Dirimart, 6–28 Eylül tarihleri arasında Canan Tolon’un yeni kişisel sergisi Nakarat’a ev sahipliği yapıyor. Sanatçının son dönemde ürettiği on iki büyük boyutlu soyut tuvalden oluşan sergi, izleyiciyi mekânın içine çeken bir görsel atmosfer sunuyor.

Tolon, resimlerinde doğa, zaman, bellek ve mimari kavramlar etrafında şekillenen katmanlı bir üretim dili kuruyor. Boyayı dökerek, silerek ve kazıyarak inşa ettiği yüzeyler, aynı anda hem yapım hem de yıkım süreçlerini içeriyor; varoluş ile yok oluş arasındaki gerilimi görünür kılıyor.

Sergideki tuvalleri yan yana ve peş peşe kurgulayan Tolon, tekrar eden bir düzenle izleyiciyi kuşatıyor. Her bir resim, bir nakarat gibi tekrarlanan ama asla tam anlamıyla kavranamayan imgeler sunuyor. Bu tekrar, bastırılmış doğa seslerinin geri dönüşünü, zamanın döngüselliğini ve insanın kendi yarattığı düzen içinde sıkışmışlığını sorguluyor.

Sanatçının floral kompozisyonlarla kurduğu bu görsel süreklilik, sessiz resim yapmanın imkânsızlığını adeta bir isyana dönüştürüyor. İzleyici, sergi mekânında resimlerin çevrelediği bir arkın içine adım attığında, bakışın her defasında aynı sessizliğe, aynı biçimlere geri döndüğü bir çıkışsızlık hissiyle karşılaşıyor.

Canan Tolon’un “Nakarat” sergisi, 6–28 Eylül tarihleri arasında Dirimart Pera’da ziyaret edilebilir.

 *Görsel, dirimart resmi web sitesinden alınmıştır.

“Ay Tozunda Yürür Gibi” Sergisi Taksim Sanat’ta

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Kültür AŞ ve İyilik İçin Sanat Derneği iş birliğiyle hazırlanan “Ay Tozunda Yürür Gibi” sergisi, 20 Eylül’e kadar Taksim Sanat’ta ziyaret edilebilecek.

Küratörlüğünü Hicran Aksöz’ün üstlendiği sergi; resim, heykel, fotoğraf, video ve yerleştirme gibi farklı disiplinleri bir araya getiriyor. Adını Ay yüzeyine atılan ilk adımlardan alan “Ay Tozunda Yürür Gibi”, izleyiciyi benliğe doğru yapılan bireysel yolculukların peşine düşen şiirsel bir deneyime davet ediyor.

Yapıtlar, sessiz ama kalıcı izler bırakan bir içe dönüş sürecini görünür kılarken, kırılganlık ve şiirsellikle örülü bir benlik haritası sunuyor. Sergi yaklaşımı, Jacques Lacan ve Michel Foucault gibi düşünürlerin kuramsal çerçevesinden beslenerek bireysel üretimleri kolektif bir düşünsel zeminde buluşturuyor.

Çalışmalar yalnızca kişisel hikâyeleri değil, toplumsal yapıları ve görünmeyen iktidar ilişkilerinin birey üzerindeki etkilerini de açığa çıkarıyor. Kimlik, aidiyet ve duygulara çok katmanlı bir şekilde yaklaşan eserler, dilin ötesine geçen bir deneyim sunuyor ve sanatın kolektif bellekteki rolünü hatırlatıyor.

Sergide yer alan sanatçılar arasında Mehmet Anik, Hasiyne Ayhan, Ahmet Hamdi Başsöz, Daniela Budişteanu, Zeynep Baloğlu, Delfin Demirgüreş, İrem Deniz, Ayşegül Düşek, Buse Elçi, Nida Erdoğan, Fadik Erin, Kardelen Erken, Asya Nur Hasgül, Ezgi Kanargı, Melike Kuş, Ece Kuyu, Esra Mengülerek, Modilda, Fatih Özkan, Beyzanur Özyurt, Yağız Seis, Barışcan Seval, Barış Can Solak, Gülşah Sözbir, İrem Nur Taşkın, Emir Furkan Tekkalmaz, Nadide Üster, Emir Yasin Yağmurca ve Ali Yayla bulunuyor.

“Ay Tozunda Yürür Gibi” sergisi, 20 Eylül’e kadar Taksim Sanat’ta sanatseverleri bekliyor.

 *Görsel, kultur.istanbul resmi web sitesinden alınmıştır.

Barış Göktürk’ten “Maden”: Lületaşına Güncel Bir Bakış

Barış Göktürk’ün kişisel sergisi “Maden”, 29 Ağustos – 30 Kasım tarihleri arasında Eldem Sanat Alanı | Fırın’da sanatseverlerle buluşuyor.

Göktürk’ün 2018 yılında lületaşı madencileriyle tanışması ve bir maden ocağına girmesiyle başlayan araştırma sürecinden doğan sergi, Eskişehir’in simgesel değeri olan lületaşına güncel sanat perspektifinden yaklaşıyor. Sergi, taşın yer altındaki ham formundan işlenmiş imgeye uzanan yolculuğunu görünür kılarken, üretim sürecindeki sosyo-ekonomik kırılmalara ve “hammadde” ile “eser” arasındaki tanımsal gerilime dair sorular üretiyor.

Desen, heykel ve video yerleştirmelerinden oluşan üç bölümün yanı sıra, sanatçı kitabı ve sergi kataloğu işlevi görecek hibrit bir yayınla tamamlanan proje; hammaddenin imgeye dönüşümünü çok katmanlı bir bağlamda ele alıyor. “Maden”, bugüne kadar çoğunlukla turistik ya da akademik bağlamda incelenen lületaşına, sanatsal bir gözle bakarak yeni bir yorum getiriyor.

SAHA Sürdürülebilirlik Fonu katkısıyla Eldem Sanat Alanı’nın misafir sanatçı programı kapsamında geliştirilen sergi, madencilerden zanaatkârlara, yerel topluluklardan kültürel kurumlara kadar farklı aktörlerle kurulan diyaloglar aracılığıyla lületaşı işlemeciliğine özgün bir perspektif sunuyor.

“Maden”, 30 Kasım’a kadar Eldem Sanat Alanı | Fırın’da ziyaret edilebilir.

 *Görsel, eksav resmi web sitesinden alınnmıştır.