3 Haziran 2024 Pazartesi

Sanat ve Sürdürülebilirlik

Eda Çamlı  |  Ed. Murat Kadaş

Upcycle İstanbul Art and Design Festival

İstanbul, ileri dönüşüm ve sürdürülebilirlik temalı Upcycle İstanbul Art and Design Festival’e ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde başlayacak olan festival, 9 Haziran’a kadar Müze Gazhane’de ziyaretçilerini ağırlayacak.

Festivalin amacı, kaynakların verimli kullanımı ve atıkların sanat ve tasarım yoluyla yeniden değerlendirilebileceğini göstermek. İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Kültür AŞ'nin destekleriyle gerçekleştirilen etkinlik, tüketim alışkanlıklarının çevresel etkilerini birlikte sorgulamaya davet ediyor. Upcycle İstanbul Art and Design Festival, Erkan Doğanay’ın sanat danışmanlığında hazırlanan sanat ve tasarım sergileri ile dikkat çekiyor. Sanatçılar, iklim krizi ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık yaratan eserlerini sergileyecek.

Festival kapsamında düzenlenecek Upcycle İstanbul Talks, çevre dostu sanatçılar, tasarımcılar, aktivistler, akademisyenler ve STK'ları ağırlayacak. Ayrıca, Zeynep Atakan’ın seçkisiyle belirlenen “su krizi” temalı kısa filmler gösterilecek. Çocuklar ve yetişkinler için düzenlenen atölyeler, katılımcılara atık malzemeleri günlük hayatta nasıl değerlendirebilecekleri konusunda deneyimler kazandıracak. Festivalde ayrıca, sürdürülebilir işler üreten tasarımcıların ürünlerini sergilediği Upcycle Bazaar da yer alacak.

Festival alanında kullanılan tüm malzemeler, sorumlu tüketim mesajını iletmek amacıyla özel olarak tasarlandı. Tetra Pak karton içecek atıklarından geri dönüştürülen sahne ve stantlar gibi unsurlar, sürdürülebilirlik vizyonunu yansıtıyor. Ayrıca, görevli isimlikleri atık kumaşların ileri dönüşümü ile hazırlanarak kağıt israfı önleniyor. Upcycle İstanbul Art and Design Festival, sorumlu tüketim alışkanlıkları kazanmak isteyen herkesi Müze Gazhane’ye davet ediyor. Festival, sanatın ilham verici gücüyle ileri dönüşüm hareketine katılma fırsatı sunuyor.


Fotoğraf kultur.istanbul resmi web sitesinden alınmıştır.

Andrea Bocelli İstanbul'da

Dünyanın en sevilen tenorlarından biri olan Andrea Bocelli, İstanbul’a geliyor. Tüm dünyada on binlerce kişilik arena konserleri için biletleri aylar öncesinden tükenen Bocelli, bu kez Beşiktaş Tüpraş Stadyumu’nda hayranlarıyla buluşacak.

BWO Entertainment, CEO Event ve Dolmabahçe AŞ iş birliğiyle düzenlenen konserin biletlerine yoğun ilgi bulunuyor. İstanbul konserinde Maestro Bocelli, en ünlü İtalyan ve uluslararası operalardan klasik aryaların yanı sıra, uluslararası başarıya ulaşan albümlerinden eserler de seslendirecek.

Sanata olan tutkusuyla tanınan Bocelli, yalnızca dünyaca ünlü bir pop yıldızı değil, aynı zamanda Bel Canto ve Verismo türlerinde rahatlıkla performans sergileyebilen rafine ve çok yönlü bir opera sanatçısı olarak biliniyor.

Dünyanın en büyük İtalyan vokal geleneğinin simgelerinden biri olarak tanınan Bocelli, bugüne kadar 90 milyonun üzerinde albüm satarak büyük bir başarıya imza attı. On binlerce kişinin katıldığı konserleriyle rekorlar kıran sanatçı, müzik endüstrisinde sayısız ödülün sahibi oldu. 2010 yılında Hollywood Walk of Fame’de de bir yıldıza sahip olan Bocelli, İstanbul konseriyle de büyük ilgi görecek. Andrea Bocelli’nin İstanbul konseri, müzikseverler için kaçırılmayacak bir fırsat sunuyor.


Fotoğraf biletix resmi web sitesinden alınmıştır.

Parça Parça

Neriman Polat küratörlüğünde hazırlanan ve Defne Parman, Doğa Çal, Hilal Balcı’nın çalışmalarını bir araya getiren “Parça Parça” sergisi, Merdiven Art Space’te kapılarını sanatseverler için aralıyor. Feminist pratik çerçevesinde şekillenen sergi, üç kadın sanatçının eserleriyle izleyicilere farklı kadınlık deneyimlerini sunuyor.

Sergi, video ve yerleştirme işleriyle kadınların yaşadığı deneyimlere odaklanıyor. Farkında olmadığımız yaralar, eylemlerdeki tekrarlar ve ilişkiler sergide ele alınan ana konular arasında yer alıyor.

Defne Parman, eserlerinde kırılganlık ve yaralanabilirlik temalarını işliyor. Gazete kupürleri, aydınger kâğıt ve kumaş gibi hassas malzemelerle çalışan sanatçı, “Pansuman” adlı çalışmasında, kırıldığımız yerleri nasıl iyileştirebileceğimizi sorguluyor. “Örtü” adlı eserinde ise, gazete haberlerindeki kadına ve hayvana şiddet içeren görselleri kullanarak danteli yapı bozuma uğratıyor ve tığ ile delerek kırılgan bir örtü oluşturuyor.

Doğa Çal, “Kafam Başka Yerde” başlıklı video serisinde, evin farklı odalarında parçalanmış kadın bedenlerini absürt bir mizah duygusuyla gösteriyor. “Annem, Ben, Ananem” videosunda ise, üç jenerasyon üzerinden kadınlar arasındaki ilişki ve dayanışmayı abartılı bir biçimde vurguluyor.

Hilal Balcı, gündelik yaşamın sıradan hareketlerini yeniden kurgulayarak izleyiciye farklı bir bakış açısı sunuyor. Siyah-beyaz video işlerinde, “Yutkunma”, “Kulaktan” ve “Yukardan Çevirme” ile alışılagelmiş ritmik hareketleri sekteye uğratmayı amaçlıyor. Balcı, tekrar eden eylemlerin zaman içinde deforme olma hâlini ve hijyen takıntısını, ikonikleşmiş “Sarı bez” çalışması üzerinden gösteriyor.

“Parça Parça” sergisi, feminist perspektifle kadınların yaşadıkları deneyimleri, yaraları ve dayanışmayı sanatsal bir dille aktarıyor. 8 Haziran tarihine kadar ziyaretçilerine açık olan sergi, sanatseverler için farklı bakış açıları sunan bir keşif alanı oluşturuyor.


Fotoğraf merdivenartspace resmi instagram adresinden alınmıştır.

Yorumunuzu bırakın