Eda Çamlı | Ed. Seda İstifciel
Haftalık Sanat Haberleri (6 Ekim- 13 Ekim) :
“VarYok”: Zaman, Mekân ve Belleğin İzinde Bir Yıl Sürecek Yolculuk
YUNT, 11 Ekim 2025 – 16 Ağustos 2026 tarihleri arasında “VarYok” başlıklı kapsamlı bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Merve Elveren ve Meriç Öner küratörlüğünde hazırlanan sergi, üç bölüme yayılan yapısıyla zaman, mekân ve belleğe dair farklı okumalara alan açıyor.
“VarYok”, kişisel ve kamusal alanlar arasındaki sınırları yeniden düşünmeye davet ediyor. Kişiler, nesneler, mekânlar ve tarihler aracılığıyla geçmişle geleceğin birbirine değdiği hayali kesitler sunan sergi, özel ve kamusalın temelsizleştiği bir düzlemde üretimlerin nasıl yeni anlamlar kazandığını sorguluyor.
Programın ilk bölümü “VarYok: Canlı” (11 Ekim 2025 – 1 Şubat 2026), mimarlık tarihçisi Gürbey Hiz’in Servet-i Fünûn dergisinden yola çıkarak oluşturduğu eleştirel modernite atlasını, sanatçı Emre Hüner’in Neochronophobiq (2015) videosu ve video için tasarladığı seramik karakterlerle buluşturuyor. Osmanlı’nın ilerlemeci gelecek tahayyüllerini bilimsel ve kurgusal bir anlatı eşliğinde sunan bu bölümde, geçmişin arkeolojik izleriyle bugünün yapay formları iç içe geçiyor.
4 Şubat – 3 Mayıs 2026 tarihleri arasında izleyiciyle buluşacak ikinci bölüm “VarYok: Halı Altı”, Metehan Özcan, Mona Mahall ve Aslı Serbest’in üretimleriyle serginin eksenini mekânın katmanlarına doğru genişletiyor. Programın son bölümü “VarYok: Anıtsı” ise 6 Mayıs – 16 Ağustos 2026 tarihleri arasında Firuzan Melike Demirtaş ve Deniz Tortum’un işleriyle anı, bellek ve temsil kavramlarını tartışmaya açıyor.
Bir yıl boyunca devam edecek olan “VarYok”, yalnızca bir sergi değil; konuşmalar, atölyeler ve yan etkinliklerle yaşayan bir düşünme alanı sunuyor. Her bölüm, bir öncekine eklemlenerek serginin yapısını dönüştürüyor; azalan, çoğalan veya yer değiştiren işler aracılığıyla izleyiciyi sürekli yenilenen bir deneyime davet ediyor.
Sergi, YUNT’un kültür kurumlarının çağdaş dünyadaki rolünü ve sorumluluğunu tartışmaya açan çalışmalarının yeni bir durağı olma niteliğini taşıyor. “VarYok”, izleyiciyi şu sorunun etrafında düşünmeye çağırıyor:
“Vaktiyle mutlak kabul ettiklerimiz ilk kez mi bu kadar derinden sarsılıyor, yoksa bugünün kaymaları çoktan başlamış bir dönüşümün yankıları mı?”
Katılımcılar arasında Gürbey Hiz, Emre Hüner, Mona Mahall & Aslı Serbest, Metehan Özcan, Firuzan Melike Demirtaş ve Deniz Tortum yer alıyor.
*Görsel, yunt art resmi web sitesinden alınmıştır.
Todor Rabadzhiyski’den “Kırılgan Adımda Zarafet”
Collect Gallery, Taksim’deki yeni mekânının açılışını Todor Rabadzhiyski’nin eserlerinden oluşan “Kırılgan Adımda Zarafet” sergisiyle gerçekleştiriyor. Fırat Arapoğlu küratörlüğünde hazırlanan sergi, sanatçının yaratım, yıkım ve yeniden doğuş döngülerine odaklanan çalışmalarını bir araya getiriyor.
Rabadzhiyski’nin eserleri, her biri hayatta kalışın tanıklığı niteliğinde; yıkımın izleriyle kurtarma eylemlerini aynı yüzeyde buluşturuyor. Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye arasında sınırları aşan çok katmanlı bu proje, ilk kez Aralık 2024’te Sofya’daki Plus 359 Gallery’de gerçekleşen “Raw Perspectives” sergisinde ortaya çıktı. Daha sonra Yunanistan’ın Limni Adası’nda, doğayla etkileşime giren “Leviathan” başlıklı yerleştirmeye evrilen proje, şimdi İstanbul’da “Kırılgan Adımda Zarafet” başlığıyla tamamlanıyor.
Sergide yer alan paneller ve seramik çalışmalar, doğanın gücüyle şekillenen malzemelerin kırılganlığını, zamana direnen izlerle buluşturuyor. Güneş ışığının belli belirsiz bir anında huzur bulan üç bacaklı bir kedi imgesinden yola çıkan sanatçı, tahribatın içinden doğan zarafeti, dayanıklılığı ve yenilenmeyi şiirsel bir dille aktarıyor.
18. İstanbul Bienali ile eş zamanlı olarak gerçekleştirilen “Kırılgan Adımda Zarafet”, bienalin temalarıyla paralel biçimde yaralanabilirliğe, dirence ve dönüşüme dair sorular yöneltiyor. Rabadzhiyski’nin işleri, kırılganlıkla güç arasında ince bir denge kurarak izleyiciyi hem geçmişin izlerine hem de geleceğin ihtimallerine davet ediyor.
Sergi, 4 Ekim–8 Kasım tarihleri arasında Collect Gallery’de görülebilir.
*Görsel, collect gallery resmi web sitesinden alınmıştır.
Artweeks Istanbul’un 12. Edisyonu Başlıyor
UBS ana sponsorluğunda ve Bilgili Holding kurucu sponsorluğunda düzenlenen Artweeks Istanbul, 12. edisyonuyla 15-26 Ekim tarihleri arasında sanatseverleri iki farklı mekânda buluşturuyor. Etkinlik bu yıl ilk kez, Akaretler Sıraevler’in tarihi atmosferi ile The Ritz-Carlton Residences İstanbul’un çağdaş mimarisini bir araya getirerek kente yayılan çok katmanlı bir sanat deneyimi sunuyor.
İki mekâna yayılan program, sanatın mekânla kurduğu ilişkiyi ve izleyiciyle etkileşim biçimlerini yeniden düşünmeye davet ediyor. Farklı bağlamlarda yer alan sergiler, aynı temaların farklı mekânsal dillerle nasıl dönüştüğünü görünür kılıyor. Etkinlik, sergilere ek olarak disiplinlerarası tartışmalara alan açan ArtTalks panelleri ve Bang & Olufsen iş birliğiyle düzenlenecek özel buluşmalarla da zenginleşiyor.
Bu yılki katılımcılar arasında Ambidexter, Artopol Art Gallery, ArtHan Gallery, Baksı Müzesi, Galerist, Pi Artworks, Sanatorium, Öktem Aykut ve X-IST gibi önemli galeri ve kurumlar yer alıyor. Ayrıca Bülent Eczacıbaşı’nın “Altı Fotoğraf” sergisi ile multidisipliner sanatçı Cem Güventürk’ün “FloreLuctus” projesi de etkinlik kapsamında izleyiciyle buluşacak.
12. edisyonun yeniliklerinden biri, Bilgili Sanat iş birliğiyle ilk kez hayata geçirilen “Curation Space” programı. Bu özel alan, bağımsız genç küratörlere kendi seçki ve kürasyonlarını sunma fırsatı tanıyarak Türkiye sanat ekosistemine yeni bir soluk kazandırmayı amaçlıyor.
Artweeks Istanbul’un 12. edisyonu, sanatın güncel dinamiklerine ve kentle kurduğu ilişkiye dair yeni bir bakış açısı sunmayı hedefliyor.
*Görsel, artweeks resmi web sitesinden alınmıştır.