Eda Çamlı | Ed. Seda İstifciel
Haftalık Sanat Haberleri (15 Aralık- 22 Aralık) :
Mina Pembe Malaz Küratörlüğünde “‘Ben’ler”
Mina Pembe Malaz’ın “‘Ben’ler” başlıklı ilk bağımsız küratöryel projesi, 21 Aralık’a kadar Balat’ta Surp Hireşdagabet Ermeni Kilisesi’ne bağlı, yakın zamanda restore edilen A. Demircian Sanat Evi’nde sanatseverlerle buluşuyor.
On üç sanatçıyı bir araya getiren “‘Ben’ler”, kimlik, kolektif bellek ve duygusal miras etrafında şekillenen çok katmanlı bir anlatı kuruyor. Sergi; feminist yeniden anlatımlar, geleneklerin dönüşümü, doğayla kurulan eşitlikçi ilişkiler ve bastırılmış hikâyelerin görünür kılınması gibi başlıklar üzerinden, sanatçıların kişisel ve eleştirel üretimlerini ortak bir zeminde buluşturuyor. Hassas konuları birlikte deneyimlemeyi amaçlayan sergi, tüm bireyler ve duygular için güvenli ve kapsayıcı bir alan açma iddiası taşıyor. “‘Ben’ler”, izleyiciyi yalnızca bakmaya değil, görmeye ve tanımaya davet eden bir müdahale olarak öne çıkıyor.
Elçin Acun, Mathilde Melek An, Leyla Borovalı, Cansu Çakar, Azra Çelik, Fulya Çetin, Irmak Dönmez, Dilara Göl, Ela Malaz, Cansu Sönmez, Deniz Türkoğlu Hewes, Duygu Yılmaz ve Kyveli Zoi’nin eserlerinden oluşan seçki; resimden tekstile, seramikten fotoğraf ve videoya, yerleştirmeden nakış ve kapitoneye uzanan geniş bir ifade alanı sunuyor. Farklı mecralarda üretilen bu işler, çağdaş sanat pratikleriyle kültürel, duygusal ve tarihsel dokular arasında çok sesli bir diyalog kuruyor.
Balat’ın kırmızı taş duvarlı, dört odalı tarihi A. Demircian Sanat Evi’nde gerçekleşen sergi, mekânın çok katmanlı geçmişiyle kurduğu ilişki sayesinde güçlü bir mekânsal ve duygusal derinlik yaratıyor. “‘Ben’ler”, bireysel anlatıların kolektif hafızayla kesiştiği bir düşünme ve karşılaşma alanı olarak izleyiciyi içine çekiyor.

* Görsel, denizturkogluhewes resmi web sitesinden alınmıştır.
Leyla Pekmen’in “İçerisi”
Leyla Pekmen’in insan ve doğa ilişkisini ölçek, merkez ve temsil kavramları üzerinden yeniden ele aldığı “İçerisi” başlıklı kişisel sergisi, 23 Aralık 2025–27 Ocak 2026 tarihleri arasında BüroSarıgedik’te izleyiciyle buluşuyor.
“İçerisi”, insan-merkezli bakışın yer değiştirdiği bir görsel evren kuruyor. Pekmen, şekilli tuvaller aracılığıyla modernist resmin sınırlarını bilinçli biçimde esnetirken, izleyiciyi doğanın belirlediği yeni bir düzenin içine davet ediyor. Sergide doğa olağanüstü ölçülerde karşımıza çıkıyor: dev dalgalar, abartılı çiçekler ve orantısız ağaçlar, insan figürünü küçük, geçici ve kırılgan bir konuma yerleştiriyor. Bu tersine ölçekleme karamsar bir anlatıdan çok, doğanın ağırlığını merkeze alan alternatif bir algı önerisi sunuyor.
Gündelik yaşam sahnelerinde insanlar rutinlerine devam ederken, doğa edilgen bir arka plan olmaktan çıkıp izleyen, kaydeden ve tanıklık eden bir özneye dönüşüyor. Çiçeklerin içindeki gözler, polenlerin temas hâli ve sanatçının el boyaması kumaşlarının duyusal dokusu, doğayı hassas ama dikkatli bir varlık olarak görünür kılıyor. Seramikten üretilmiş büyük ölçekli dalga formları, kırılgan malzemeleri ve anıtsal kütleleriyle tehdit ve korunma arasında bir denge kurarken; yanlarına yerleştirilen küçük plastik insan figürleri, insanlığın hem fiziksel hem kavramsal kırılganlığına işaret ediyor.
Sergide ayrıca Pekmen’in “Kızkardeşlik” başlığı altında ürettiği iki yeni seramik eser ile bu seriyle ilişkili kâğıt üzeri çalışmalar da yer alıyor. Birbirine yaslanan, taşıyan ve ortak bir ritimde var olan kadın figürleri, organik formlar ve simetrik yüzey düzenlemeleriyle dayanışmayı hem görsel hem de kavramsal bir motif olarak öne çıkarıyor. Sanatçı, bu seri aracılığıyla doğa–insan ilişkisini kadın figürleri üzerinden yeniden düşünerek birlikte var olmanın sessiz ama güçlü bir estetiğini kuruyor.
Serginin dikkat çeken işlerinden biri olan kumaştan üretilmiş dev çiçek heykeli ise narinliği ve direnci aynı bedende buluşturuyor. Yaprakların ve organik uzantıların birbirine temas eden hareketi, hassasiyet fikrini heykelsi bir jest hâline getiriyor. “İçerisi”, doğayı romantikleştirmeden; ölçüyü, hafızayı ve sahneyi belirleyen bir özne olarak yeniden düşünmeye çağırırken, izleyiciyi insan-merkezli algıdan sıyrılıp doğanın merkezde olduğu yeni bir bakış alanına adım atmaya davet ediyor.

*Görsel, leyla.pekmen resmi instagram hesabından alınmıştır.
Toprak Uykuda Değil
Tersane İstanbul ve Kolekta iş birliğiyle, KTSM (Kale Tasarım ve Sanat Merkezi) ana sponsorluğunda düzenlenen “Toprak Uykuda Değil” başlıklı karma seramik sergisi, 30 Ocak 2026 tarihine kadar Tersane İstanbul’da sanatseverlerle buluşuyor.
Güncel seramik üretiminin öne çıkan örneklerini bir araya getiren sergi, farklı kuşaklardan sanatçıların seramikle kurduğu çok yönlü ilişkiyi form, yüzey, ölçek ve teknik üzerinden görünür kılıyor. Geleneksel malzeme bilgisini çağdaş ve deneysel yaklaşımlarla yan yana düşünen seçki, seramiğin durağan bir zanaat alanı değil; açık, hareketli ve çoğul bir ifade dili olduğunu vurguluyor.
“Toprak Uykuda Değil”, toprağı insanlık tarihinin en eski izlerinden bugünün hızla dönüşen dünyasına uzanan canlı bir varlık olarak ele alıyor. Sergide yer alan heykelsi formlar, yüzey odaklı işler ve farklı üretim teknikleri; seramiği geçmişin zanaat belleği ile çağdaş sanat pratiği arasında kurulan güçlü bir köprü olarak yeniden konumlandırıyor. Malzemenin esnekliği ve sanatçıların seramikle geliştirdiği kişisel diller, serginin temel anlatı eksenini oluşturuyor.
Genç ve deneyimli sanatçıların bir arada yer aldığı sergi, seramiğin bugün taşıdığı çeşitliliği, enerjiyi ve dönüşüm potansiyelini güçlü biçimde yansıtıyor. “Toprak Uykuda Değil”, toprağın yalnızca bir malzeme değil; hafıza, direnç ve süreklilik taşıyan yaşayan bir zemin olduğunu hatırlatıyor.
Sergide; Abrahamm Creative Studio, Ayşe Kurt, Ayşegül Düşek, Cansu Sönmez, Enise Duyar, Erdil Yaşaroğlu, Ertuğrul Güngör & Faruk Ertekin, Eymen Aktel, Füreya, Gamze Öçkoymaz Erden, Gökçe İrten, İhsan Berke Saraçoğlu, İsmail Tuğran, Jennifer İpekel, Leyla Pekmen, Mesut Öztürk, Metehan Törer, Metin Ertürk, Oddviz, Ömer Emre Yavuz, Pınar Baklan, Samet Can Alış, Saliha Yılmaz, Sena, Sevim Kaya, Sine İçli, Sinem Yeniaras, Tufan Baltalar, Tümay Erman, Umut Kambak, Volkan Aslan ve Yasemin Özcan’ın eserleri yer alıyor.

*Görsel, tersaneistanbul resmi instagram hesabından alınmıştır.