29 Temmuz 2025 Salı

Artist Spotlight ‘Bir Sanatçı Bir Hikaye’: Güzer Canko

Artist: Güzer Canko |  Ed. Seda İstifciel

Decollage Art Space olarak başlattığımız ‘Bir Sanatçı Bir Hikaye’ temalı Artist Spotlight yazı serisinde, her hafta bir sanatçının üretim pratiğine ve sanatsal yaklaşımına odaklanacağız. Bu yazı serisi ile sanatçıların üretim pratiğini ve sanatsal yaklaşımını odağa alarak görünürlüklerini artırmayı amaçlıyor, aynı zamanda farklı disiplinlerden bireysel sanatçıların daha fazla duyulmasına destek olmak, onları sanat profesyonellerine ve sanat dünyasında etkili kişilere ulaşmalarına aracı olmak istiyoruz.

Kurum olarak sanatçılarla sanat ekosistemi arasında sürdürülebilir ve nitelikli bağlar kurmayı önemsiyor, bu röportajlar ile sanatçıların profesyonel sanat süreçlerini geniş kitlelerle buluşturmayı arzuluyoruz. Artist Spotlight serisinin, güncel sanat ortamında karşılaşmalara alan açarak güçlü bir ağ kurmanın da zeminini hazırlayacak bir platform olmasını hedefliyoruz.

Artist Spotlight ‘Bir sanatçı bir hikaye’ projemizin bu serisinde “ODAK” sergimizde yer alan sanatçılarımız ile konuştuk.

Bu haftaki konuğumuz Güzer Canko.

Keyifli okumalar.

Sanat sizin için ne ifade ediyor?

Sanat, insan tekinin evren, doğa veya toplum üzerindeki duyumsama ve düşüncelerinin hem en bireysel hem de en müşterek yansımasıdır. En bireysel ki belli bir bireysel üretim aşamasının sonucu olmasından; en müşterek olması ise onlarca insanın bu yansımaları izleme, dinleme veya okuma yoluyla deneyimleyebilmesindendir.

Sanat yapma pratiğinde sizi besleyen ‘an’lar neler? 

Öyle sanıyorum ki hayal kurduğum anlar her şeyin temeli. Özellikle belli bir anıyı, güncel bir olay veya olguyu, kimi zaman da çeşitli sanat dallarına dair eserler üzerine düşündüğümde gözümün önünde gelen görünüm ve imgelerin üzerine dayanıyor yaptıklarımın çoğu.


Yaşam deneyiminiz sanat pratiğinizi nasıl şekillendirdi ve etkiledi? Gelecekte üretim pratiğinize dahil etmeyi düşlediğiniz yeni bir malzeme, tema ya da yöntem var mı?

Öğrenciliğimden bugüne kadar uzanan bir zaman diliminde yapmış olduğum bir takım deneme, inceleme ve çalışmaların sonucunda vermeyi amaçladığım şekil, biçim ve görünümleri daha etkili bir biçimde ulaşabildiğim kanaatinin ağır basması sebebiyle genel olarak resim sanatı ağırlıklı ve bununla ilişkili temsil pratiklerine yoğunlaşma istenci ağır bastı ve hala buna dair derin arzu duyduğumu söylemeliyim.

Sanatınızda geliştirdiğiniz dilin oluşum aşamalarını dinlemek isteriz. Üslubunuzu belirleyen temel yaklaşımlar neler ve nasıl geliştirilebilir?

Çalışmalarımı büyük ölçekte güncel gelişmelerden, toplumda yaşanan tarihsel süreç içindeki dönüşümlerden, birtakım olgu ve kavramlara dair bireysel hassasiyet ve görüşlerimden veya sanatın çeşitli dallarında verilmiş eserlerden yola çıkarak kendi imgelemim üzerinden biçimlendiriyorum.

Bir fikri 'bu artık esere dönüşmeli' dedirten o kıvılcım sizde nasıl oluşuyor?

Öncelikle fikri en iyi yansıtacağına inandığım imge ve biçimi ararım; bu arayış çeşitli ön hazırlık çalışmaları içerisinde gelişip, bir sonuca ulaşıyor. Ön hazırlık süreci, fikirden eserin süzülmesine vesile olacak biçim, imge ve görünümleri belirlediğim süreçtir. Ortaya çıkan imge, nesne ve görünümlerin iyi bir biçimi bir araya getirdiğine inandığım zaman, eserin bu bütün üzerine oluşturmaya çalışıyorum.


Bir izleyiciyle karşılaşma anı sizin için ne ifade eder? Hiçbir izleyici görmeyecek olsa, yine de sanat yapar mıydınız? Neden?

Sanatın ikinci adımıdır diyebilirim; bu meseleyi ilk soruda açıklamıştım. Eninde sonunda yapıtla etkileşime geçmesi gereken ikinci bir kişi olacaktır. Her ne kadar üretim aşaması kişiye özgü bir süreç olmasına karşın, ikinci kişiler olmadan ne estetik deneyim duygusu, ne sanat eserini değerlendirmek veya anlam yüklemek ne de yıllar hatta yüzyıllarca muhafaza edebilmek mümkün olamazdı, belki sanat kavramı da tarif edilemeyebilirdi sanıyorum.

Sanatsal üretiminizde ileride hangi meseleleri merkeze almayı düşünüyorsunuz?

Öncelikle ister ülkemize ister dünyanın bugünkü durumu üzerinden birey-toplum-doğa ilişkileri uzun süredir en çok ilgimi çeken mesele oldu diyebilirim. Kısa ve orta vadede gerçekleştireceğim çalışmalarımın temel olarak çıkış noktasını bu meselelerden alacağını sanıyorum. Mesela özellikle şimdi Cumhuriyetin 100.yılı adına "Ulusal Egemenlik" kavramı üzerine yapmak istediğim bir seri var. 



Yorumunuzu bırakın