Hakkı Yüksel | Ed. Seda İstifciel
“Ne
bu dünya, ne bu acılar, ne sen ne de ben kalıcıyız.
Hepimiz
ölümün ışığında bütün dertlerimizden arınacağız.
Ver elini!”
Doğduğumdan beri aynı apartmanda yaşadığım dayımla gittiğim ilk bayram namazı, çocukluğumun en parlak anılarından biridir. Ailece kutladığımız yılbaşlarından birinde bana hediye ettiği peluş geyik, bugüne dek sakladığım tek oyuncağımdır. Aradan yıllar geçtikçe, ülkenin değişen politik konjonktürüne paralel, dayımla beni bir arada tutan ortak sevinçlerimiz azaldı. Birimiz bayram namazlarını savsakladı, ötekimiz yeni başlangıçlar adına yıllardır sevinçle kutladığı yılbaşlarını gâvur icadı olarak yaftaladı. Aynı apartmanda oturmaya devam etsek de aramızdaki mesafe giderek açıldı.